SORU CEVAPLAR #1

Geçen yıl instagram üzerinden yaptığım bir paylaşımda soru/cevap kısmı sundum. Soruların çoğu çok enteresan ve önemli olduğu için, bazı sorulara uzun cevap vermeyi daha uygun buldum. Bu sayfalarda bazı temel konuları ele alıp sorularınıza bu şekilde cevap vermeye çalışacağım.

Çocuklar dünyayı nasıl görür ?

Çocuğun dünyaya bakış açısının gelişmesine neden olan 2 temel kavram vardır. Birincisi, bilişsel gelişimi (beyin fonksiyonları), ikincisi etrafi ile olan ilişkisi.

Ilk başta, çocuğun dünyası sadece duyusaldır. Hamileliğin son haftalarında bebeğin ekografide ağladığını ve gülümsediğini artık görebiliriz. Annesinin stresli olduğunu da anne karnındayken anlayabilir, çünkü ekografilerde ürktüğünü görebiliriz.  Çocuğun etrafı ile olan etkileşimi hafızasına kazınıyor ve bundan itibaren çocuk bazı iletişim tarzlarına eğilimli oluyor.  Yani çocuk dünyaya geldiğinde çoğu duruma hazırlıklı doğuyor.
Çocuğun dünyasi 2-3 yaşlarına geldiğinde, dil bilgisi yeni yeni başladığı için daha çok kavramsallaşıyor. Bu süreçten itibaren çocuğun dünyası değişiyor çünkü herşeyin bir ismi var. Bu zamana kadar pasif olan çocuk, bundan itibaren kelimeleri kullanabildiği için etrafı üzerinde aktif oluyor.  Aynı anda çocuğun hayal gücü de gelişiyor.
Çocuğa gemi çizmesini istediğinizde artik sadece gördüğünü, yani sadece gemiyi değil, ama görulmeyen kısımları, mesela teknenin gövdesini de çizer. Yani sadece gördügünü değil, ama bildiğini de çizer.
Çocuk 4 yaşına geldiğinde, artık diğerlerininde düşünme kabiliyeti olduğunu anlar. Bundan itibaren, birşeyi anlamak için kendisini diğer kişilerin yerine koymaya çalışır.
7 yaşına gelen çocuğun beyinsel fonksiyonu daha da gelişir. Çocuk zaman kavramını anlar. Bu yaştan önce çocuk daha çok « şimdi » olarak düşünür. 7 yaşına gelmiş olan çocuk zaman kavramını anlayıp kendi kültürü ve dinindeki hikayeleri anlamaya başlar.

Küçüklerin kreatif ve hayal gücünün yetişkinden farklı olduğunu düşünürüz, bu ne kadar doğru ?

Aslında, çocugğun etrafı nasılsa, çocuk dünyayi öyle görür. Çocuğun vizyonunu etkileyen şeyler arasında ailesinin anlattığı hikayeler, aile durumları, din, farkındalıklardır.  Çocuk etrafı ile etkileşim halindeyken bunu anlar.
Şöyle birşey de var : Annesi depresif olan bir çocuk, büyürken üzüntülü resim ve hikayeleri sevecektir, çünkü ona güven veren duygu, üzüntü duygusudur. Çünkü dünyayı hep bu « üzüntü » gözlükleriyle gördü.
Çocuğun kültürel ve çoğrafik ortamı da çocuğun dünya ile olan ilişkisini etkiliyor. Mesela dağda doğan ve büyüyen bir çocuk, dikey çizgileri daha iyi görür. Deniz yakınında doğan ve büyüyen bir çocuk, yatay çizgileri daha iyi görür.

Süper kahramanlara özenen çocuklarla ilgili düşünceniz nelerdir ?

Inançların anne babaya olan sevgisiyle alakası çok. Çocuk annesinin ve babasının dinini seçer. Müslüman bir çocuk müslüman olur. Super kahramanları seven bir çocuk aslında güçlü ve büyük olan yakınlarına, yanı aslında annesi ve babasına özeniyordur. Yani bu bir sevgi göstergesidir.
Fakat özenti çok fazla olduğunda biraz sakıncalıdır. Çok fazla özenti gerçek dünyadan korkmak demektir. Bir çocuğun korkusunu yenmesinin en kolay psikolojik tekniği (yani defans mekanizması), başka bir dünyada olduğunu hayal etmesidir, yani süper kahraman olduğunu hayal etmesidir. Bu korkuları atlatmak için oyunlar, resimler ya da yazılar çocuklara yardımcı olabilir.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s